Bakır, klorofil (yeşil renk pigmenti) sentezi için vazgeçilmez elementlerden biridir. Klorofil sentezi ise bitkinin fotosentez etkinliği ve sonuçta verim üzerinde belirleyici rol oynar. Bakır ayrıca bitkide protein ve vitaminlerin oluşumunu sağlar. Noksanlığında büyüme ve gelişme yavaşlar. Genç yapraklar daralır ve küçülür, meyve ağaçlarında dalların uç kısımları kurur. Tahıllarda noksanlık şiddetli ve sürekli olursa başak oluşmaz. Yapraktan uygulanan bakırın bitki bünyesindeki etkinliği yüksek olur ve kısa sürede sonuç verir. Organik tarımda girdi olarak kullanılabilir.
Bakır, bütün canlıların beslenmesi için gerekli olan elementlerden birisidir. Toprakta mineral halde, nötr-çözünmeyen tuzlar şeklinde, suda çözünebilir bileşikler halinde, killerce absorbe olmuş Cu++ iyonu şeklinde ve organik-Cu şeklinde bulunabilir.
Bakırın bitkiye yararlılığı bir yandan bakırın topraktaki konsantrasyonuna bağlı iken, diğer yandan da toprak pH'sına (toprağın asitlik ve bazlığına) bağlıdır. Toprağın asitliği arttıkça topraktaki bakırın çözünürlüğü artmakta, dolayısıyla bitkilerin yararlanması kolaylaşmaktadır.
Bitkiler, suda çözünebilir bakır ve killerin yüzeyine adsorbe olmuş bakırdan yararlanmaktadırlar. Organik maddenin mikroorganizmalarca parçalanması sonucu açığa çıkan bakır da bitkilerin yararlandığı önemli bir bakır kaynağını oluşturmaktadır.
TARCUPOXY vasıtasıyla protein sentezi teşvik edilir. Araştırmalar bakırın klorofili vaktinden önce parçalanmaya karşı koruduğunu, bitkinin daha uzun süre genç olarak kaldığını ve böylece daha yüksek bir özümleme gücüne sahip olduğunu göstermektedirler.
Tahılların yanı sıra meyve ağaçları da bakır eksikliğine duyarlı şekilde reaksiyon gösterirler. Genç sürgünler ölürler ve yapraklar, kenarlarda kloroz ve nekrozlar gösterirler. Aynen tahıllarda olduğu gibi, meyve ağaçlarında da generatif faz, çiçek ve meyve bağlama engellenir. Beslenme çözeltisindeki yüksek bakır konsantrasyonları bitkilere toksik etki yaparlar.